Kurban Bayramı
Müslümanların iki bayramından birisi de Kurban bayramıdır. Zilhicce ayının onuncu, on birinci, on ikinci günleri ile on birinci, on ikinci gecelerinde ibadet ve Allaha yakınlık niyeti ile kesilen beş nevi hayvana; (koyun, keçi, sığır, deve ve manda ) kurban denir. Zaruri ihtiyaçlar, asli ihtiyaçları ve borçlarından sonra nisap miktarı mala malik olan her Müslüman’a senede bir kere kurban bayramı gününde yanı Zilhicce-i Şerife’nin 10’cu, 11’ci ve 12’ci günlerinden birinde kurban kesmek vaciptir.
Kurbanı kesmenin de bazı mühim şartları vardır ki bunlara riayet etmek lazımdır. ‘’Bismillahi Allhü Ekber’den’’ sonra hiçbir şey ile meşgul olmayıp kurbanı hemen boğazlamak şarttır. Besmeleden sonra bıçak bilenirse besmeleyi tekrar etmek lazımdır. ‘’Bismillahi Allahü ekber’’ dedikten sonra kurban yerinden kalkıverse yatırılıp keserken tekrar besmele çekilir. Besmeleden sonra elindeki bıçağı bırakıp diğer bir bıçak alsa besmeleyi tekrar etmek lazım olmaz. Lakin bir kurban üzerine besmele okuduktan sonra onu bırakıp diğerini kesecekse besmeleyi tekrarlamak lazımdır. Birkaç kurbanı birbiri ardınca boğazlasa her birinde besmeleyi tekrarlamak lazımdır.
Kurban kesmekte Allah’ ın kullarına ziyafeti vardır. Etin üçte birini dostlara, üçte birini fakirlere vermek , kalanını da evde çoluk çocuğa yedirmek müstehabdır. İnsanlar her gün dünyanın her tarafında yüz binlerce hayvan kesiyor. Fakat bunlardan yalnız maddi imkanı olanlar istifade edebiliyor. Kurban bayramındaki etlerden ve derilerden fakirlerde istifade etmektedir. Şahsın menfaati yerinede cemiyet menfaati konuluyor.
Kurban kesmek İslam’ın pek insani ve içtimai büyük bir fedakarlığıdır. Kendi zevkleri için her gün binlerce hayvanın kesilmesini çok görmeyenlerin senede bir kere Allah için ve insanların da faydasına kurban kesilmesini çok görmeleri insaflı bir tavır değildir.