Davet ve davete icabet
Mustafa Hamdullah ERGİN
Davet ve Davete icabet:
İslam’da; mü’minin veya müslümanın müslüman veya mü’min üzerinde, bazı ulemaya göre beş, bazılarına göre altı ve bazı âlimlere göre ise yedi hakkı vardır. demişlerdir.
Beş hakkı vardır diyen ulema beş maddeyi şöyle sıralamışlardır:
1-Kişi selam verirse selamını almak,
2-Aksırdığı zaman hamdele okursa(Elhamdülillah derse),aksıran kişiye yerhamükellah (Allah(c.c.)sana rahmet etsin demek)Aksıran kişininde, kendisine yerhamükellah diyene;”Yehdina ve yehdikümüllahü yüslihi ve baleküm”.diye dua etmesi,
3-Davet edilirse;davete icabet etmek,
4-Hasta olursa ziyaretine gitmek,
5-Ölürse, cenazesine gitmek,
Altı’dır diyenlerin altıncısı:
6-Kendisinden nasihat istenirse, nasihat isteyene nasihat etmek,(yoksa sen ne karışıyorsun veya sana ne)diyebilir,
Yedidir diyenlerin yedincisi:
7-Zalimin elinden, Mazlumu kurtarmak.
Bizim burada zikretmek istediğimiz ana tema üçüncü maddede beyan edilen davete icabet’tir.
26 Nisan akşamı kına,27 Nisan günü yemek olmak üzere, oğlumuzun düğün cemiyeti var deyip 1100(binyüz)davetiye dağıttık. Tabii olarak, insan beşeri vasıflarla muttasıf olduğu için unutulan arkadaş veya komşularımız oldu.(Ben şahsen bana illaki davetiye verilmesini beklemem arkadaş veya komşumuz unutmuş olabilir mülahazasiyle cemiyetlere giderim.)
Sadece cemiyet yapan biz değiliz. Bunu çok doğal karşılamak gerekir. Bazısı unutur ve bazılarıda bir başka cemiyete gideceği için veya gittiği için gelemez. Amma, iştirak edenlere baktığımız zaman bu oran 1/3 olursa, o zaman ne söylemek gerekir bilemiyorum.
İstanbul, Düzce ve Sakarya’daki Veya Kemaliye Köyü ile Ahmediye Köyündeki insan gelebiliyor da Geyve’de ki insan veya insanlar niye gelemiyor. Bazılarına niçin gelemediklerini sorduğumuz da düğün önümüzdeki hafta değil mi? şeklinde sual tevcih ediyorlar.
Hülasa edecek olursak elimize geçen evrak, davetiye, ceride(gazete),risale, kitap v.s.okumadan bir kenara atıyoruz. Daha sonra da yerini bulamıyoruz. Sonra kalkıp diyoruz ki Geyve için bir şeyler yapalım. Davetimize icabet etmeyen insanlar, acaba herhangi bir iş için veya ilçemize faydalı olacak bir işi yapmak için ellerini taşın altına sokarlarmı? Birkaç kişi vardır, bu insanlara yön veren onlarda o doğrultuda giderler. Aksi halde başlarındaki insanın dediğini yapmamış olurlar. Dolayısiyle de Allahü Teala’nın buyurmuş olduğu(Belhum edall)olmaktan çıkamazlar.
Bir daha ki yazımda buluşuncaya dek. kalın Sağlıcakla.
#
