Serdivan Kaymakamı Şahin İle Röportaj

Ali ARICI

*Sayın kaymakamım ben sizi ve mesleğinizi daha iyi tanımak istiyorum. Kendinizi tanıtır mısınız?
-1966 yılında Kırşehir’in Çiçekdağı ilçesinde doğdum. Yerköy Lisesi’ni bitirdikten sonra Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesinden 1987 yılında mezun oldum. Selçuk Üniversitesinde ve İngiltere Southampton Üniversitesinde “Kamu Yönetimi” ve Uluslar arası İlişkiler” alanlarında yüksek lisans yaptım. 1988 yılında Mülki İdare Amirliği mesleğine adım attıktan sonra sırasıyla Alaçam, Derbent, Uludere, Pasinler ve Aybastı kaymakamlıkları ile Artvin, Hakkâri, Nevşehir ve Düzce vali yardımcılığı görevlerinde bulundum. 10.09.2012 tarihinde Serdivan ilçemize Kaymakam olarak atandım.

*Lise yıllarındayken hangi mesleği hayal ederdiniz? Bu mesleği seçme nedeniniz neydi? Bu mesleği seçerken herhangi birinin size etkisi oldu mu?
-Bir meslek hayalim yoktu. Fakat çalışkan bir öğrenci olduğum için; doktorluk, hâkimlik, mühendislik, avukatlık, pilotluk gibi üst düzey bir meslek sahibi olmak istiyordum. Meslek seçerken bir arkadaşımın tercihlerine baktım onun etkisi oldu.

* Bu mesleğin dışında bir meslek yapacak olsaydınız hangisini tercih ederdiniz?
- Hâkim, savcı, noter, ticaret erbabı olmak isterdim.

* Meslek hayatınızda zorluklar yaşadınız mı? Mesleğinizin olumlu ve olumsuz yönleri nelerdir?
- Evet yaşadım. Mahrumiyet dolu ilçelerde, zor şartlar altında görev yaptım.
Mesleğimin olumsuz yönleri:
1- Sık sık yer değiştirmemiz. Burası benim 10. tayin yerim.
2- Zaman zaman yeterli ödenek olmaması nedeniyle vatandaşlarımızın derdine çare olamamak.
3- Siyasal etkilere ve vatandaş şikâyetlerine açık bir meslek olması.
4- Bazı küçük ilçelerde çalışılacak kaliteli personel bulunmaması.
5- Küçük ilçelerde, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da imkânlarının az olması sayılabilir.
Mesleğimin olumlu yönleri:
1-Halk ile iç içe çok sosyal bir meslek olması.
2- Halkın dertlerine çare olmamız dolayısıyla manevi tatminin yüksek olması.
3- Meslek için iyi yetişmemiz ve 1 yıl yurt dışında eğitim fırsatımızın olması.
4- Toplumda saygın bir yere sahip olmamız.
5- İlçenin ve vali yoksa ilin en büyük mülki amiri olmamız.
6- Yeterli maaş
7- Üst görevlere (Vali, Genel Müdür, Müsteşar vs.) yükselebilme ve siyasete atılabilme imkânı sayılabilir.

*Mesleğinizle ilgili unutamadığınız bir anınızı anlatır mısınız?
-Konya Derbent ilçesinde bir köye göreve giderken, arkamızdan gelen kamyon mayına denk gelmiş ve 1 kişi ölmüş 1 kişi de yaralanmıştı.
Hafta sonu bir köyden telefon geldi. Arayan kişi köyde bir kadının intihar ettiğini ve baygın halde olduğunu, köyde araç bulunmadığını, ambulansın da (o zaman çok azdı) gelemeyeceğini söyledi. Bizde de eski model bir araç vardı. Aceleyle arabaya atlayıp yanıma da kimseyi almadan yola koyuldum. Ancak köy yolu çok bozuktu. Aracın altı zaman zaman yere sürtüyordu. Zar zor köye vardım. Kadını ve eşini alıp dua ede ede 70 km mesafedeki Konya’ya ulaştım. Üniversite Hastanesine yetiştirdim ve kadın kurtuldu. Aracın altına baktığımda egzosu parçalanmıştı. Ancak bir hayat kurtarmaya değmişti.

* Günümüz gençliğini nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Günümüz gençliğini çok şanslı buluyorum. Ülkemizin ve dünyanın bolluk, refah ve medeniyet seviyesinin yüksek olduğu, teknolojinin ve bilimin çok ilerlediği, anne – babaların ve devlet büyüklerinin de daha bilinçli olduğu, eğitim, sağlık vb imkânların çok iyi olduğu bir zamana denk geldiler.
Okumak, kendilerini geliştirmek isterlerse her şey ellerinin altındadır. Devletimiz de büyük imkânlar sunuyor. Eğitim-öğrenme araçları çok fazla. Ancak bir şeyin yokluğunda kıymeti anlaşıldığından olsa gerek, bütün bu imkânlara rağmen gençlerimizin bazıları, yeterince çalışmıyor. Görevlerini yapmıyorlar. Boş işlerle, eğlenceyle vakit geçiren, kötü alışkanlıklara meyleden gençlerimizin sayısı da maalesef azımsanmayacak kadar günden güne artıyor. Bu da bizi üzüyor.
Biz hüşyar(uyanık, akıllı, uslu ve zeki), büyüklerine saygılı, güzel davranışları olan, milletini ve insanları seven, vatansever, atalarının bu vatanı kendilerine ne şartlarda bıraktığının bilincinde, kalbi sevgi ile dolu, hisli ve çalışkan gençlerimizin olmasını, kaybettiğimiz bilim ve teknoloji emanetlerini geri alacak okuyan, üniversite bitiren, doktora, post doktora yapan, ülkemizi kalkındıracak, fakirliğe, zulme, haksızlığa son verecek muvazene (denge) unsuru olacak, büyük Türkiye’yi oluşturacak gençleri istiyoruz.
 
* Bizim aracılığımızla gençlere söylemek istediğiniz bir şeyler var mı?
- Gençlere çok kitap okumayı ve sadece okul ile bağlı kalmamayı tavsiye ediyorum. Okul iyi yetişmemiz için gerekli olan araçlardan sadece birisidir. Onunla yetinmeyip kendi kendinizi geliştirin. Sürekli sorgulayın. Çevrenizi de yetiştirmeye gayret edin. Sizden aşağı olan herkesin sizin seviyenize gelmesi için çalışın. Siz de sizden yukarıdakiler gibi olmaya bakın. Vatanına, milletine her konuda hizmet etmiş büyük insanları, kendinize örnek alın ve bir önderiniz olsun.

*Sayın Kaymakamım, bize zaman ayırdığınız ve röportaj yapmayı kabul ettiğiniz için teşekkür ederim.
- Ben teşekkür eder, derslerinizde başarılar dilerim.

Tuğçe BİR/GeyveHaber
Geyve Anadolu Sağlık Meslek Lisesi Öğrencisi