Spor Medyasι Ve Hakkaniyet!

Ömer ERDEM

Türkiyemizde spor denince akla sadece futbol, futbol denince sadece süperlig, süperlig denince sadece İstanbul takιmlarι ve hatta onlardan da sadece adι malum “şike” ile anιlan takιm anlaşιlιr. Diğerleri sadece onun varlιğιnιn devamιnι sağlayan koltuk değnekleri mesabesindedir. İlk bakιşta bu yaklaşιm çok abartιlι gibi gelebilir. Fakat işin aslι bu ifadeler hiç de abartιlι değildir. Adιna spor medyasι denen bu alanι birazcιk takip edenler bile çok iyi bilirler ki bütün spor denen mesele o malum takιm etrafιnda dönmektedir. Bir başka takιmιn gündem olabilmesi ancak ve ancak o malum takιmιn menfaatine yarayabilecek bir sürecin içinde olmasι ile mümkün olabilmektedir. Bu söylediklerim hem görsel medya ve hem de yazιlι matbuat için geçerlidir. Medya tabirini kullanmamιz da zaten bu sebepten dolayιdιr. Yoksa gelişmiş bir ülkede böylesi bir anlayιşa en fazla yazιlι yahut görsel dedikodu yahutta “Alis Harikalar Diyarιnda” adι verilebilir.

Ülkemizde adιna spor medyasι denen bu mekanizma sadece ve sadece bir takιma ayarlι faşizan bir “monopol” yapιdan ibarettir. Malum takιm yense de yenilse de mutlaka ama mutlaka manşetten haber olur. Malum takιmιn şikeden mahkumiyet kararι bulunan başkanι kazara öksürecek olsa bu medyadaki köşebaşι elemenlarιnιn tamamι hastalanιp yataklara düşerler. Gözükara yiğit bir adam çιkιp bunlarι söylemeye kalkιşsa bahaneleri de hemen hazιrdιr. Efendim biz ne yapalιm, en çok taraftar onlarda gazetenin satmasι için elbette malum takιma daha çok yer vermeliyiz gibi gerekçeler iler sürerler. Hani tam da Sultan Süleymanι “uçkur düşkünü zavallι bir adam” gibi sunup ondan sonra da izleniyoruz diyerek caka satan yersiz yerli senarist yahut yönetmenlerimiz gibi. Yani özrü kabahatinden büyük cinsinden. Bunun yerine yahu bu gazetelerin de televizyonlarιn da hem sahipleri ve hem de oralarda çalιşmakta olanlarιn kahιr ekseriyeti işte o malum takιmιn gönüllü taraftarlarι yahut gönüllülerinin “gönüllü köleleri” konumundadιrlar diyebilseler bu durumu kimse yadsιmayacak. Ama yok onlar mertçe bunu yapmak yerine haktan ve hakkaniyetten dem vurarak tam da baltayι taşa vurmaya devam ediyorlar. Özellikle de şu 3 temmuz sürecinden sonra olup biteni sakin bir şekilde bir daha bir gözeden geçirelim bakalιm. Neler olmuş bu ülkede. İşte o benim adιnι bile anmaktan hicâb ettiğim malum takιmιn zarar görmemesi için ne taklalar atιlmιş, ne kalemler satιlmιş, ne yollara sapιlmιş, ne totemlere tapιlmιş, ne kurallar yιkιlmιş ve daha neler neler…

Bu meselede ülkede ne fιrtιnalar kopartιlmιş… Siyaset bile bir gece de apar topar kanun kotarma işine girişmiş. Başbakan bile ülkenin itibarιnι koruma gayreti ile bile olsa UEFA toplantιlarιnda bütün gücünü kullanarak malum süreçte hakkaniyete „ara“ vermek durumunda kalmιştιr. Bu arada olan yine garibanlara olmuş ülkemizin itibarι zarar görmesin diye meselenin UEFA da örtbas edilmesi için azami gayret sarfedilmiş ve zannedersem başarιlι da olunmuş ama Trabzonsporun hakettiği tertemiz „şampiyonluk“ karambole getirilerek gümbürtüye gitmiştir. Bu süreçte medya çok büyük bir rol üstlenmiş ve tιpkι 28 şubat post-modern darbesinde yaptιklarι gibi burada da Trabzonsporà adeta post-modern bir darbe yaparak sadece 2011 sezon şampiyonluğunu değil istikbalde en az üç beş sene daha belini doğrultamayacak şekilde darbelemişlerdir. Ve ne yazιk ki bu konudaki ağιr baskι ve hücumlar halen devam etmektedir. Medya zembereği boşalmιş bir saat gibi habire Trabzonspor aleyhine yayιnlar yapmakta en ufak bir olayι büyütüp habbeyi kubbe yaparak sunmakta o malum takιma avanta sağlayabilme adιna Kayseri maçιnda yaşanan üç beş edepsizin hareketini bile bu şerefli camiaya yιkma küstahlιğιna soyunabilmiştir. Başka biri hakkιnda 6 yιl 3 ay hapis kararι olsa o insanιn başιna dünyayι yιkmaya hazιr kişiler o malum kişi sözkonusu olunca milletin gözünün içine baka baka mahkemenin kararιnι da hafife alarak ama efendim kesinleşmiş bir karar yok lütfen rica ederim daha Yargιtay var demeleri insanιn sinirlerini bozuyor. Be ahlâk, vicdan, insaf, izàn ve hakkaniyet yoksunu zavallιlar Yargιtay sadece bir üst denetim organιdιr. Meseleyi tekrar muhakeme etmeyecektir. Ama olsun onlar mahkum oldular ama tahliye oldular ya zil takιp oynuyorlar, peki ama neden. Nedeni çok basit: Yeterince zaman kazanmιş olacaklar ve bunlarι zaman içinde psikolojik baskι yöntemleri ile unutturup Yargιtay konusunda da bir yolunu mutlaka bulacaklardιr. İnsan hakkaniyet, vicdan, insaf gibi ulvi duygulardan mahrum olduğunda canavarlaşabilen bir varlιk. Ülkede yapιlmakta olan da bu. Timsahlar ile ördekler aynι havuza konulmuş hadi yarιşιn bakalιm diyorlar. Ördeklerin timsahlar için sadece sabah kahvaltιsι anlamιna geldiğini onlar da çok iyi biliyorlar.

Ben kendi hesabιma 28 şubat darbesinde başat rol oynamιş olan medyanιn malum tutumuna çok fazla aldιrιş etmiyorum. Ancak hem o darbenin mağduruyum diye ağlaşan kesimlerin en azιndan büyük bir kιsmιnda ve hatta TRT de bile insaf ve vicdan ile telifi mümkün olmayan acayip yorumlar ve haberler çιkabiliyor. Arada bir bir insaf sahibi insan çιkarsa (kazara) ertesi programda adam bir daha asla çağrιlmιyor. Birisi görüşlerini açιklarken, hafif kem-küm ettikten sonra yahu bir şeyler oldu ama artιk bu saatten sonra Trabzonspor bu işlerle uğraşmayι bιrakmalι, zira bundan böyle bu kupa el değiştirmez, hatta biraz daha ileri gidip yani diyor bir an için kupanιn ve ünvanιn malum takιmdan alιndιğιnι varsaysak bile kupa Trabzona verilmez. Evet bu yorumu TRT`de ki bir zat (Gavat mι deseydim acaba) yapιyor. Ben şimdi bu kendini adam yerine koyan kişiye ne diyeyim. Adam ölçmüş, biçmiş, herşeyi yerleştirmiş, kararι da kesinleştirmiş adata Trabzonspor taraftarlarιna tamam hakkιnιz yendi belki ama bunu artιk sineye çekin demeye getiriyor.

Bu tür iradesi ipotek altιna alιnmιş kimselere en hafif ifadeyle „ağιrol molla“ ve hatta çüşş demek gerekiyor. Kendi özgür iradesiyle konuşan akιl sahibi bir insandan sadιr olmasι mümkün olmayan benzer saçmalιklarιn malum medyada bini bir para. Adιna muhafazakar kesim denen kesimlerin sahibi olduklarι medyada da aynι pespayeliklere rastlamak ne yazιk ki mümkün. Adam taraftar ne der diye konuşuyor. Aslιnda konuşmuyor, konuşturuluyor. Peki adalet, vicdan, insaf, ahlâk ve hakkaniyet ne olacak. Hani bu konulardaki derin hassasiyetlerinize ne oldu. Mesele o malum takιm olunca hemen herkese birşeyler oluveriyor. Okunmuşmudur, tιlsιmlι mιdιr nedir anlamadιm. Baksanιza yüz kιzartιcι suç iddiasιyla içeri atιlan „cübbeli hoca“ (cukkalι mι demeliydim acaba) denen „masal kahramanι“ da yüz kιzartιcι suçtan mahkum olan malum kişiye methiyyeler düzüyor. Kaleleri bağlamaktan, göbeğini çatlatana kadar dualar etmekten bahisle ilgili kodes arkadaşιna övgüler düzüyor. Sizin anlayacağιnιz „bozacιnιn şahidi şιracι“ meselesi. Ne günlere kaldιk ey Rabbim!

Rabbim herkese yeteri kadar ahlâk, vicdan, adalet, hak ve hakkaniyet duygusu ihsan etsin. Amin!
Baki Selam ve Saygιlarιmla.

Ömer Erdem
Mainz/Almanya