Geri

ÇAKIRCALI MEHMET EFE

Geçen günlerde bir e-meil iletisi aldım.Çanakkale deki askerlerimizin yaptıklarını ve Ermenilerle hukukumuzu, durumumuzu anlan sözlerle süslenmiş bir slayt gösterisi.Ve isteniyor ki biraz da bu meseleye değin. Değinelim değinmesine ama biz kendi kendimize dost muyuz?Düşman mıyız? Belli değil ki.Ne yapacağımız bilemez durumdayız ve bana göre kafamız oldukça karışık.

 



Geçen günlerde bir e-meil iletisi aldım.Çanakkale deki askerlerimizin yaptıklarını ve Ermenilerle hukukumuzu, durumumuzu anlan sözlerle süslenmiş bir slayt gösterisi.Ve isteniyor ki biraz da bu meseleye değin. Değinelim değinmesine ama biz kendi kendimize dost muyuz?Düşman mıyız? Belli değil ki.Ne yapacağımız bilemez durumdayız ve bana göre kafamız oldukça karışık.



 



Geçen sabah sahurdan sonra ezanı beklerken televizyon seyrediyorum.Meşhur ulusal kanallardan birinde eski filmlerden birine takıldım, seyredeyim dedim. Filmin adı bu “Çakırcalı Mehmet Efe”. Film Osmanlı’nın işgal yıllarını anlatıyor.Osmanlı işgali her yerde devam ediyor ve yerel güçler halkı kendi imkanlarıyla korumaya çalışıyorlar.Mehmet Efe dağa çıkmış bir efsanevi efe.



Buraya kadar her şey normal seyrinde gidiyor. İlerleyen vakitlerde köylere rum askerleri baskınlar yapıyor halka zulmediyorlar. Mehmet Efe bunlarla mücadele ediyor ve onları kıstırdığı yerde yok ediyor. Bu da normal ve olması gereken mücadele çeşidinden. Kimse vatanının işgal edilmesine seyirci kalamaz.



İlginçlik bundan sonra başlıyor ve efe ile mücadeleye Osmanlı askerleri başlıyor.Osmanlı geldiğinde efe dağlardaki yerini alıyor.Yer yer Osmanlı askerlerini pusuya düşürüp zayiat verdiriyor.Efe’yi yakalayamayan Osmanlı askerleri efenin köyünü basıyor ve her yeri yakıp yıkıyorlar.Hasan çavuş efenin annesinin evini basıyor ve efenin zavallı annesine tecavüz ediyor.Annesi bu na dayanamayıp kendini asıyor.Efe baskını duyar duymaz köye geliyor ve annesinin asılı cesedi ile karşılaşıyor. Kini çoğalıyor derhal askerleri basıyor ve suçun faili Hasan çavuşu pusuya düşürüp öldürüyor. Ancak askerlerin Hasan Çavuş’tan üst rütbeli komutanı Mülazım Efendi’ye ilişmiyor ve serbest bırakıyor. “ Biz kime nasıl davranacağımızı biliriz” diyor. Çakırcalı’ da Efe kıyafeti Osmanlı askerinde bugünkü askeri kıyafete benzer asker kıyafeti. Çatışma esnasında Çakırcalı nara atıyor Osmanlı askerine karşı “Savulun len ! kara donlular!” Derken Osmanlı İstanbul’dan gelen emir ve Mülazım Efendi mahareti ve ile hileli bir anlaşma yapıyor. Efe’yi ovaya inmeye ikna ediyor. Tam Cuma vakti pusu kuruluyor ve Efe yakalama operasyonunu önceden aldığı tedbirle kırıyor. Tekrar dağa çıkıyor. Dağda kıstırılıp yakalanacakken bir yol bulup kaçmaya çalışıyor derken kendi arkadaşı tarafından yanlışlıkla vuruluyor…



 Eyvallah anladık.



Tabi burada ipler kopuyor.Benim ipler tabi ki.Şimdi bu kadar  dedesine atasına düşman bir topluluk yetiştirilmeye çalışılır diye düşünmeden ettirmiyor insana.Düşünebiliyor musunuz bir ulusal kanalda ve bu ülkenin sinema sanatçıları senaristleri ve yönetmenleri marifeti ile halkın dedesine-atasına insanın gözünün içine baka baka sövülüyor.Küfrediliyor.Atasına dedesine düşman olan ona düşman yetiştiren bir millet belki ancak bizde bulunabilir. Ramazan ayında halkın dini duygularının en yoğun olduğu bir zamanda ve belki de halka köklerini hatırlatacak film izletiyoruz diyerekten halkın en önemsediği değerlere ve kökenine kökenine hakaret ediliyor ve bu bize bal gibi yutturuluyor. Gerçi ben inanmıyorum Çakırcalı Mehmet Efe’nin Osmanlı askeri ile çatıştığına. Hasan Çavuş gibi kendini bilmezlerin çıkıp nenelere tecavüz edeceğine ama bu şekilde lanse ediliyor.Halk kökeninden koparılmaya çalışılıyor. Kendi atası dedesi kendi öz evlatlarına Avrupalıların bizim için kullandığı “barbar” kelimesini değişik şekillerde kullanıyor. Varsa gerçekten yanlışlık kullanalım. Doğruları seslendirelim. Ama oyuna gelipte birilerine uşaklık etmek için kendi kendine sövmenin izahı nasıl mümkün olabilir. Devrin süper gücü görülen Amerika kendine sahte tarih yazmaya çalışırken. Kendi sahte efsanelerini üretmeye çalışırken biz dedemize nasıl söveriz in peşinden koşuyoruz. Düşünebiliyor musunuz kaleyi içten fethetmenin marifetlerini.Adamların yıllarca uğraşarak yapamadıklarını biz kendimiz bir çırpıda yapıveriyoruz. Satılmış kalemler vasıtası ile. Japonya kültürünü koruyor en gelişmiş ülkeler kategorisinde.Amerikanın bir kültürü bile yok kültür üretme derdinde. Bizim her şeyimiz var.Kendimizi nasıl daha iyi inkar ederiz in derdine düşmüşüz. Düşünebiliyor musunuz? Ne acı bir ruh halidir bu. Kendini inkar edenin kendine ne kadar saygısı olabilir? Dedesine söven bir torundan kime ne fayda gelebilir.Tarih ibret alınmak için öğrenilir yapılan yanlışlardan dolayı sövmek için



değil.ibret alacaksın ki bir daha aynı hatalar tekrar edilmesin. Biz bunu hep yapıyoruz. Allah aklımıza başımıza devşirsin. Allah’a Emanet Olunuz!!!





 

#

GENEL BİLGİLER

Geyve Otobüs Saatleri

Geyve Otobüs Saatleri

Geyve - Adapazarı, Adapazrı Geyve Otobüs sefer tarifesi. Geyve otobüsü kaçta kalkıyor? Adapazarından son Geyve Otobüsü, Sefer tarifesi, geyve koop otobüs