Geri

BUNCA YALAN ,GERÇEKLERİN ÜZERİNİ ÖRTMEYE YETERMİ

Ticaret merkezinin bombalanmasından sonra arap asıllı birçok çocuğa geldikleri yere geri dönmeleri söylenmiştir.Müslüman kız öğrenciler hakarete uğramışlar,sınıf arkadaşları başörtülerini çekmişlerdir.


Filmler diğer görsel sanatlara benzer film seyrederken dertlerinizi sıkıntılarınızı kısa bir zaman için unutursunuz filmin büyülü dünyasına kendinizi kaptırırsınız.Filmler aynı zamanda görsel birgösteridirde .İnsanlar inanmak için en tatmin edici yol olarak görmeyi seçmişlerdir.''Gösterde inanayım ''der. Sinemada bir çırpıda ''Al işte''der.Filmlerin bir başka yönüde vardır örneğin bir Çin yada Japon filmi kendi tarihini anlatma işlevide görebilir veya bir İran filmi kendi kültürünü ,bir Bosna filmiyse kendi toplumunun çektiği acıları yansıtabilir.Amerikan Holywood filmlerinin genel olarak farklı bir yönü vardır . Gerçekleri çarpıtma ve propaganda amaçlı olarak kullanılması.Maalesef Holywood olmayanı oldu gibi göstermede oldukça mahir.Wietnam savaşında kahramanca savaşan amerikan askerlerini görürken arka planda amerikalıların savaşı kaybettiği gerçeğinin gölgelendiğinin farkında bile olmayız.ikinci dünya savaşında Nagazaki ve Hiroşimaya attığı atom bombalarıyla yüzbinlerce insanın katledildiği insanlık dramınıJaponların Pearl harbur limanında Amerikan askeri güçlerine yapmış olduğu baskınla ilintilendirerek ''oh olsun''veya ''japonlarda haketmişler''dedirtebilmektedir.Vizyonda gösterimde olan ,yönetmenliğini Mell Gibson'un yaptığı ''APOCALYPTO'' filminde amerikan yerlilerinin(mayalar)sapık dini inanışları sonucunda birbirlerini kırdıkları esir aldıkları ve kurban ettikleri gibi sahneler yer alırken filmin son karesinde beyaz adamların gemisi kıya yanaşır ve bir filika dolusu beyaz adam sahile doğru yolalırken film sona erer.Verilen mesaj beyaz adamlar gelmeden Amerikan yerlileri kendi kendilerini kırmışlar,yemişler ,bitirmişlerdir.Oysa gerçek tarih böyle söylemiyor.Belgeler Mell Gibsonun yalan söylediğini ve bizi aldattığını isbat ediyor1492'de Amerikanın keşfinden sonra Avrupalıların bu yeni kıtaya akın etmeye başlamalarıyla Amerikan kıtasında katliamlarında başladığı tarih olarak kayda geçmiştir.O dönemin din adamı olarak İspanya kralı tarafından kıtaya gönderilen Bartolemou de Cassas günlük tutmuş bölgede yaşanılanlar hakkında krala mektuplar göndermiş.işte bu tarihi belge türkçeyede çevrilmiş.o döneme ait yaşanılanlar hakkında biraz bilgi verebilmek için şu birkaç alıntıya yer verebiliriz,



.....yerlilerin verimli toprakları vardı ve az bir çabayla üretim yaptıklarındanpek fazlasınıda ellerinde tutmazlardı.Ayıp yerlerini örten birşey dışında çıplaktılar.Zayıf ve çelimsizdiler.Hergelen yabancıyı hediyelerle ve sevinç gösterileriyle karşıladılar.Mutluydular,samandan yapılmış evlerinde yaşarlar,köylerinde ve çiftliklerinde barış içinde çalışırlardı.Kılıç,mızrak,at gibi savaş aletlerini bilmezlerdi



Batılı misafirler,bu ev sahiplerini kırıp geçirmekten,yıkıp boşaltmaktan başka birşey yapmadılar.Oysa fetih amaçlı gelmişlerdi,Hristiyanlığı yayacaklardı!



Önce obur midelerini doyurmakla başladılar.ayda onar kişilik üç aileye yeten miktar bir hristiyanın sadece bir günlük tüketimiydi.



Bunlar halkı aşağılıyor,tokat,yumruk ve sopalla dövüyorlardı.Hükümdarlarının öz kızının ırzına dahi geçmişlerdi.Yerliler hristiyanları topraklarından kovmak için yollar aramaya başladılar.Silahlandılar,çok zayıf,dayanıksız ve savunmasızdılar.Onların savaşları daha çok çocuk oyunları gibiydi.Atlarını,kılıçlarını ve mızraklarını alan hristiyanlar,yerli amerikalıların daha önce hiç görmediği eylemlere başladılar:Katliam ve kan dökme!Köylere giriyor,çoluk,çocuk,yaşlı,hamile veya lohusa kadın demeden,ağıllara sığınmış kuzulara saldırır gibi,karınlarını deşiyor,parçalara ayırıyorlardı.Kimin tek bıçak darbesiyle bir insanı ortadan ayıracağı veya tek mızrak atışıyla başını keseceği yada bağırsaklarını ortaya dökeceği üzerine bahse giriyorlardı.Annesütü emen bebekleri zorla alıyor,ayaklarından tutup başlarını kayalara çarpıyorlardı.Bazıları ise onları yüksekten ırmaklara atıyor,bir yandanda gülerek şakalaşıyorlardı.Çocular suya düştüklerinde''Kımıl kımıl oynuyorsun,seni komikşey seni!''diyerek gün geçtikçe dahada iğrençleşiyorlardı.Çocuklarla annelerini ve önlerine çıkan herkesi kılıçtan geçiriyorlardı.İsa peygamberi ve 12 havarisini kutsamak ve saygılarını iletmek için uzun darağaçları kuruyorlardıAyakları yere neredeyse değecek şekilde 13 kişilik gruplar halinde onları bağlıyor,ateşe veriyor ve diridiri yakıyorlardı..Bazılarını ise bütün vücudlarına kuru saman yapıştırıyor ve bu şekilde ateşe veriyorlardı.....



YUKARIDA ANLATTIĞIM HERŞEYİ VE SAYISIZ DAHA BİRÇOK OLAYI GÖZLERİMLE GÖRDÜM kaçabilenlerin hepsi ya ormanlara sığınıyor yada dağlara tırmanıyorlardı.Bunun üzerine hristiyanlar,özellikle kötü tazı ve köpekler yetiştirdiler.Bu hayvanlar bir yerliyi görür görmez,kaşla göz arasında paramparça ediyorlardı.......



(Kızılderililer nasıl yok edildi-sayfa,26-27-28)



Bu mide bulandırıcı sahnelerin daha fazlasını okumak isteyenler adı geçen eserde daha fazlasını bulacaklardır.Holywood'un çevirdiği yalanlar islam dünyasınıda ilgilendirmekte çünki bu filmlerde müslümanları uçak kaçıran ,kamu binalarını havaya uçuran cüppeli sarıklı kötü ve tehlikeli kişiler olarak sunulur.Bu müslümanın adı ister Türk ister Arap,İranlı veya Afganlı olsun farketmez,Holywood'un müslüman dünya üzerine ilan edilmemiş bir savaşı vardır.Kasıtlı olarak yapılan bu tarz film ve canlandırmalar insanların bakış açısını köreltmekte ve gerçeklerin üstünü örtmektedir.Ekranda gözüken müslümanların hiçde sevecen yüzleri yoktur.Onlar camilerde,çadırlarda,keçi ve deve gibi hayvanlarla beraber yaşayan kişiler olarak lanse edilir.Örnegin:(Rollover,1981),(Nil'in Mücevherleri,1985),(Çılgın,1988),(Amerikan Ninja,1991)gibi filmlerde şeyhler dünya ekonomisine zarar veren ve dış politikayı etkileyen kişiler olarak gösterilir.(Büyükelçi,1984),(Delta Gücü,1986),(Diri yada Ölü Aranıyor,1987),(İntikam Bakanlığı,1989)gibi filmlerdeyse Filistinli müslümanlar,çocukları katleden hayvanlar,ayak takımı,kahpenin oğlu,domuzlar ve devletsiz vahşiler olarak tanımlanır.(Mumya,1999)da iseMısırlılar sinsi,düşmanca ve şehvet düşkünü olarak gösterilir.Kadın gardiyana aşık olan Mısrlı ;kirli gardiyan,pasaklı arkadaş olarak lanse edilir,Mısır karmankarışıkbir ülkedir ve batılı kahraman çok sayıda bedeviyi öldürür.Meşale taşıyan Mısırlı sürü ise zombileri çağrıştırır.



Sonuç olarak bu tür filmlerde verilen kötü imajlar neticesinde yapılan araştırmalar:Müslümanların,batı insanı nezdinde,yabancı,vahşi,sinsi ve korkunç kişiler olarak düşünüldügünü ortaya koymaktadırŞimdilik amerikan holywood filmleri izlerken aman DİKKAT!!.

#

GENEL BİLGİLER

Geyve Otobüs Saatleri

Geyve Otobüs Saatleri

Geyve - Adapazarı, Adapazrı Geyve Otobüs sefer tarifesi. Geyve otobüsü kaçta kalkıyor? Adapazarından son Geyve Otobüsü, Sefer tarifesi, geyve koop otobüs