Kır'a bir köşe yazarından eleştiri geldi

Ekmeği elinden alınan işçiler!

Siyaset öyle bir ”Şey”ki (Şey diyorum çünkü aklıma gelen yakıştırmaları yazarsam yakışık almaz) insanın elinden ekmeğini dahi alabiliyor. Aslına bakarsanız insanların ekmeği ile oynayan siyaset değil, siyaseti adam kayırmak, kadrolaşmak olarak gören ve yandaşlarına rant sağlamayı bir borç bilen kişiler…
Bu tip kişiler genelde yerel seçimler sonrasında yüzlerini gösterir. Özellikle Belediye başkanı olarak karşımıza çıkan bu zatı muhteremlerin ilk görevleri ise ne kadar kendilerine “Düşünce olarak ters” kişi varsa belediyeden atmaktır.
Bu her dönem yaşanan bir sıkıntı. İşte siyaset böyle de pis bir şey!.. İnsanın çoluğu çocuğu varmış. Yok, efendim yaşlı anasına bakmak zorundaymış veya yakacağı yokmuş gibi şeylere bakmaz. Ve bunu yapan kişiler ardından çıkıp hak hukuk adaletten bahseder.
Bu tip işçi çıkartma eylemlerinden birisi de 2004 yerel seçimler sonrasında Geyve’de yaşanmıştı. Seçim sonrasında Başkanlığı kazanan Mehmet Kır belediye çalışanlarını kırdı geçirdi.
Sayın Kır 56 işçisini göreve geldikten tam 13 gün sonra işten çıkarttı. 1 Nisanda göreve gelen Mehmet Kır tam da maaş alınmasına 1 gün kala işçi kıyımı yaparak 56 kişiyi kapının önüne koydu.
Şimdi diyeceksiniz ki 2004 yılında yaşanan bir olayı neden bizlere aktarıyorsun. Neden aktarıyorum çünkü o dönem kapının önüne konulan işçiler hala belediyeden hakları olan tazminatı alamadı. Çok adaletli ya Sayın Başkan hala bu 56 işçiden 40’ının parasını vermedi.
Yargıtay’ın onayladığı mahkeme kararı olmasına rağmen işçilerin tazminatlarını ödemeyen zihniyet neye güvenerek sokağa attığı insanların paralarını vermiyor!.. İşçilerin açtığı dava sonrasında mahkemenin aldığı kararda; “İşçilerin tekrar işe alınmasına, aksi halde çalışma süreleri göz önüne alınarak tazminatlarının bir peşin 2 taksit olmak kaydıyla 3 eşit parçada ödenmesine karar verilmiştir” deniliyor.
Şimdi Sayın Kır’a sormak lazım. Tamam, siyaset denen illet böyle her gelen belediye kendisine uymayan kişileri işten atıyor. İyi de ne diye haklarını vermiyorsun?
Sizin adalet anlayışınız sadece kendinize yakın olan insanlara adil olmak mı yoksa topluma karşı bir adalet mi? Şu durumda ben sizin Adaletinize inanmıyorum Sayın Kır… Bu insanları göreve gelir gelmez işlerinden attınız hadi eyvallah iyide ne diye paralarını vermiyorsunuz?
Bana kalsa sizi icraya verir belediye başkanı olduğunuz için verilmiş olan makam otonuzu dahi altınızdan alırım. Ama inanın sizin işten çıkarttığınız insanlar benim kadar acımasız değil. Ve inanın Geyve’yi sizden daha çok düşünüyorlar. Neden mi?
İşten attığınız insanlar sizi icraya vermek istemiyor... Konuyla ilgili açıklamaları ise şu şekilde: ‘Bizler Geyveliyiz ve Geyve de yaşıyoruz. Bizim amacımız belediyemizi zor durumda bırakmak değil. Biz belediyeyi icraya versek o para yine bizim halkımızdan çıkacak.
Başkanımız bizi işten attı eyvallah dedik yargıya gittik ve davayı kazandık. İşimizi geri istedik vermedi. Biz de o zaman tazminatlarımızı istiyoruz dedik, onu da alamadık. Şu zamana kadar geçen süre içerisinde aldığımız para bin 950 YTL. Ama alacağımız 8 ile 15 bin YTL arası.
Zor durumdayız ancak belediye başkanımız bizim zor durumumuzu görmek istemiyor. Biz belediyemizi düşünerek icra yoluna gitmezken başkanımız bizi zerre kadar düşünmüyor ve bu durum da bizi oldukça üzüyor’
Evet, belediyeden atılan işçilerin sözleri bu şekilde. Bu sözlerin üzerine de Geyve belediye Başkanı Mehmet Kır’ın hala yüzü kızarmıyorsa söyleyecek söz yok. Ancak unutulmamalıdır ki, hak hukuk adaletten bahsetmek için bu kıstasları layığı ile yerine getirmek gerekir.
İnsanın elinden ekmeği almak kolay. Asıl önemli olan sana karşı olana da ekmek verebilecek kadar erdemli olabilmek… Bunu başarabiliyor ve insanların ekmeği ile oynamıyorsan ne ala. Ama yok bunu başaramıyorsan ne desem boş…

Emrah Kaya, Yenihaber Gazetesi