Sakarya 15 Temmuz’da ayağa kalktı
15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri kapsamında düzenlenen 2. gün programında konuşan AK Parti Sakarya Milletvekili Prof. Dr. İsen, “Her yaştan her seviyeden vatandaşıyla Sakarya, bu mücadelenin içinde yer aldı ve şairin dediği gibi ayağa kalktı” derken; SAÜ İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Bostancı, “Bunlar hırsızlığın en kötüsü olan din hırsızlığını yaptılar” dedi. Başkan Toçoğlu, Demokrasi Meydanı’na kurulan standları tek tek ziyaret etti, kolaylıklar diledi.
Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü kapsamında düzenlenen etkinliklerin 2. gün programına katıldı. Demokrasi Meydanı’nda düzenlenen programda AK Parti Sakarya Milletvekilleri Prof. Dr. Mustafa İsen ve Şaban Dişli, CHP Sakarya Milletvekili Engin Özkoç, AK Parti Sakarya İl Başkanı Fevzi Kılıç, CHP Sakarya İl Başkanı Ayça Taşkent, Belediye Başkanları, İl Müdürleri, AK Parti İl ve İlçe teşkilatı mensupları, 50 Sivil Toplum Kuruluşu’ndan temsilciler ve vatandaşlar yer aldı. Mehter gösterisi ile başlayan programda Katlı Pazaryeri Müezzin Kayyımı İlyas Çetinnar tarafından Kuran-ı Kerim tilavet edildi. Program protokol konuşmalarının ardından düzenlenen Eşref Ziya Terzi konseri ile sona erdi.
Minnet borçluyuz
Programın açılış konuşmasını yapan Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Bostancı, “15 Temmuz’un birinci yıldönümünde şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum Biz Kuran-ı Kerim’in ayetlerinden biliyoruz ki şehitlerimiz ölü değillerdir. Bizim anlamadığımız bir hayatla Cenab-ı Allah’ın katında her türlü nimetle rızıklandırılmış olarak yaşarlar. Allah onlardan razı olsun. Gazilerimizi minnetle yad ediyorum. Allah onlardan da razı olsun. Şehit ve gazilerimiz o geceyi üzerlerindeki kanlarla tamamladılar. İnşallah mahşer meydanında hepimiz toplandığımız zaman onlar elbiselerinin üzerinde kanlarla haşrolacaklar. O kanların mis kokusu yayacağını peygamberimizin müjdesinden anlıyoruz. Eğer bu meydanda bu günü özgür olarak kutlayabiliyorsak onlara minnet borçluyuz” diye konuştu.
Dinimize zarar verdiler
Prof. Dr. Bostancı, “FETÖ en büyük zararı dinimize vermiştir. Hırsızlık çok kötü bir şey. Bunlar hırsızlığın en kötüsü olan din hırsızlığını yaptılar. FETÖ tarihin en büyük hırsızlık şebekesi olarak 10 binlerce insanın geçmişini ve geleceğini çalmıştır. Dini yönlerden bahsetsek sabaha kadar anlatırız. Bunlar örgütün elebaşını hatasız günahsız bir insan saydılar. Hâlbuki bizim ehli sünnet anlayışında hatasız günahsız olan bir tek peygamberimiz vardır. Allah’ın emirlerine aykırı bir şekilde bir insanın her dediğini yapmak onu Rab edinmektir. Allah böyle tuzaklar karşısında hepimizin yardımcısı olsun. 11 değerli hocamızla bir kitap hazırlıyoruz. Sizlerle gelişmeleri paylaşacağız. 15 Temmuz bizlere kardeş olduğumuzu hatırlattı. Cenab-ı Allah birliğimizi beraberliğimi daim eylesin. Bunu bozmak isteyenlere fırsat vermesin.”
Şahadet arzusuyla meydanlara çıktık
Sakarya STK’ları adına bir konuşma gerçekleştiren İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı Sakarya İl Başkanı Sebahattin Aydın, “Bir topluluğu millet haline getiren en önemli faktör aynı duygular etrafında kenetlenmesidir. Aynen 15 Temmuz gecesinde olduğu gibi. Aynen geçen hafta Emani El-Rahman’ın cenazesinde birleştiğimiz gibi. Bizler bugün Anadolu topraklarına sıkıştırılmış, dün ise Kafkasya’dan Balkanlara, Asya’dan Afrika’ya yayılmış bir medeniyetin çocukları olarak 15 Temmuz gecesi Rabbimizin kalbimizden korkuyu söküp almasıyla evlerimizden Türkü, Kürdü, Lazı, Çerkezi, Boşnağı, Arabı şahadet arzusuyla meydanlara çıktık. Ancak 249’umuza şahadet nasip oldu” ifadelerini kullandı.
Hiçbir hain cezasız kalmamalı
Aydın, “FETÖ denilen bu kökü dışarıda olan güruh daha öncede örneğini gördüğümüz gibi 1970’lerde Amerika Birleşik Devletleri tarafından kıblemiz Mekke’de rabıta adıyla yine dirliğimizi birliğimizi bozmak adına harekete geçmişti. Bize kendilerini komşumuz, iş abimiz gibi tanıttılar. Medine’deki münafıklar gibi hemen yanımızda bize karşı iş tuttular. O gece başta İstanbul ve Ankara olmak üzere Sakarya’da ve tüm şehirlerde bu örgüte dur dedik. Aynı anda Mekke’de, Gazze’de, Somali’de, Şam’da, Bosna’da, Çeçenistan’da ümmet bizim için dualar ediyordu. Aynı gece 81 ilimizde hain örgüt tankları topları tüfekleriyle milletimizin karşısına dikilmişken, aynı anda Afrin’de PKK, PYD ve DAEŞ sınırdan içeri girmek için emir bekliyordu. Bütün uluslararası örgütler bu hain darbeyi sessizce seyrediyordu. 15 Temmuz sözün de kararın da millete geçtiği bir tarihtir. Hiçbir haininin ne yakınlığı olursa olsun cezasız kalmamasını, hiçbir masumunda bedeli ne olursa olsun cezalandırılmamasını istiyoruz. Söz milletin karar milletin.”
Milat
Türkiye’nin milletçe nice darbeler gördüğünü hatırlatan Eğitim Bir-Sen Sakarya Şube Başkanı Murat Mengen, “Lakin 15 Temmuz içimizden birilerinin bizi sırtımızdan sinsice ve alçakça hançerlediği bir geceydi. 15 Temmuz bir milattı. Terör örgütleriyle birlikte hareket eden FETÖ en alçak planını harekete geçirmeye çalıştı. Ama egemenliğin millete ait olduğunu gösterdik. O gece bütün ümmetin duasını aldık. Birdik, birlikteydik. Kaderimiz birbirimize bağlıydı. 15 Temmuz’da bunu bir kez daha yaşadık. O gece bütün üyelerimizi meydana davet ettik. Darbe atlatıldıktan sonra ülkemizin sağlam temeller üzerinde yükselmesi için elimizden geleni yaptık ve yapmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
Bir ve bütün olmalıyız
Türk-İş Sakarya İl Temsilcisi Cemal Yaman, “15 Temmuz’da bu meydanda yine sizlerle beraber Türkiye’ye yapılmak istenen bir kalkışmaya karşı dimdik mücadele ettik. 12 ay sonra maalesef hala kalıntıları temizlenemeyen bir proje ve darbe girişimi ile karşı karşıya olduğumuzu anladık. FETÖ’nün kökleri emperyalist güçlerin elinde. İslamiyet’i ön plana koymak suretiyle tüm halkımızı kandırmışlardır. Bu meydanda geçen yıl yine konuşma imkânı bulduk. Ben konuşmamda her şerde bir hayır vardır dedim. 15 Temmuz’da bence Türkiye’nin kurtuluşu için bir hayır olmuştur. 249 şehit binlerce gazi verdik. Onların ahretteki yeri bellidir. Onlara bu ülke ne kadar gıpta etse azdır. Cennet bir ülkede yaşıyoruz. Türkiye’yi içeriden yıkamayacağını düşünenler dışarıdan planlar yaprak içeridekileri kullandılar. 15 Temmuz sonrası buradan kaçan hainler Yunanistan’a, Almanya’ya, Belçika’ya, Amerika’ya sığındılar. Bunlar ısrarlara rağmen iade edilmediler. Avrupa’dan Amerika’dan bize dost olmayacağı belli olmuştur. Milli İrade’ye sahip çıkmak suretiyle hepimiz bir ve bütün olmalıyız.”
Emekçiler vatanına sahip çıktı
Hak-İş olarak hain darbeye karşı tepkilerini hemen ortaya koyduklarını söyleyen Hak-İş Sakarya Şube Başkanı Mesut Gökdemir, “Milletimiz tek vücut olarak hain darbe girişimini bertaraf etti. Nasıl o gece tanklara karşı durduysak, girişimin birinci yıldönümünde de üzerimize düşen görevleri yerine getirmek için meydanlardayız. Demokrasimize ve Milli İrade’ye sahip çıkmak için meydanlardayız. Girişimin ilk saatlerinde meydanlara indik, direndik, Hak-İş olarak 5 şehit 212 gazi verdik. Emekçilerin vatanına nasıl sahip çıktığını gösterdik. Ülkemiz dün olduğu gibi bugünde yarında vatan olarak kalacaktır. Meclisimiz 2 kez gazi unvanını almıştır. Birincisi Kurtuluş Savaşı’nı başlatarak, ikincisi 15 Temmuz’a direnerek alınan gaziliklerdir. 15 Temmuz’un Türkiye sınırları dışında da sonuçları var. Şehitlerimiz sadece bu topraklar için değil yeryüzündeki bütün mazlumlar için büyük anlam ifade ediyorlar. Bu kahramanlarımız yeni bir dünyanın inşası için hayatlarını feda ettiler. Şehitlerimizi ve gazilerimizi minnetle anıyoruz” diye konuştu.
Bu coğrafyayı vatan yapmak için
AK Parti Sakarya Milletvekili Prof. Dr. Mustafa İsen, “Bu topraklarda bin yıldır yaşıyoruz. Bu bin yıllık süre içinde bu coğrafyayı vatan yapmak için can verdik, kan verdik ama şairin dediği gibi ‘Topraklar ancak uğrunda ölen varsa vatandır’ o nedenle bu mücadelemizi bu coğrafyada hiç kimseye pabuç bırakmadan devam ettiriyoruz. Bunu fark etmeyenler 15 Temmuz’da başka bir kalkışmada bulundular. Onların karşısına öncelikle Bedir’in aslanları kadar kıymetli olan gençlerimiz elleriyle en modern silahlara karşı durdular. Başta rahmetli Abdullah Tayyip Olçok olmak üzere bu mücadeleye katkıda bulunan ve özgür bir ortam içinde buluşmamızı sağlayan gençlerimize çok teşekkür ediyorum. Sonra yürekleri Akdeniz kadar geniş kadınlarımız Türk demokrasi tarihinde ilk defa kendi kişilikleri ve kimlikleriyle kendilerini gösterdiler. Onlara da çok teşekkür ediyorum.”
Hainlere izin vermedik
15 Temmuz darbe girişimin ardından binlerce vatandaşın bir ay boyunca Demokrasi Meydanı’nda nöbet tuttuğunu vurgulayan Prof. Dr. İsen, “Bu süre içerisinde o kadar iyi bir organizasyon oldu ki bir kişinin burnu bile kanamadı, esnafımız zarar görmedi. Bu organizasyonları yönlendiren başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere Büyükşehir Belediye Başkanımıza ve tüm emeği geçenlere teşekkür ediyoruz. Milletimiz valiliğe, kritik noktalara aktı ve hainlere izin vermedi. Her yaştan her seviyeden vatandaşıyla Sakarya bu mücadelenin içinde yer aldı ve şairin dediği gibi ayağa kalktı. Güçlü liderimizin önderliğinde inşallah kutlu yürüyüşümüze devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.