Kürt Gençlerden, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Mektup
Kürt kökenli gençler, bir internet sitesi
üzerinden "Edi Bese (Artık Yeter)" adıyla başlattıkları imza
kampanyasının ardından, bu kez Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslerini
duyurmak için mektup yazdı.
Kurduğu "www.edibese.org" adlı internet
sitesi üzerinden imza kampanyasını başlatan Emrah İnanç, kaleme aldıkları
mektup hakkında bilgi verdi.
Mektubun, "Sayın Cumhurbaşkanımız, bizler,
barıştan, kardeşlikten, huzur ve birliktelikten yana tavır almış Kürt
gençleriyiz" sözleriyle başladığını belirten İnanç, mektubun şöyle devam
ettiğini belirtti:
"Bizler, bu vatanı öz yurdu, ay yıldızlı
şanlı bayrağı şerefi ve namusu olarak kabullenmiş, ülkenin bütünlüğüne
kastetmiş teröristlerin ihanetine tanıklık eden, 'halkımız adına' halkımıza
zulmeden terör örgütünün zulmüne maruz kalmış gençleriz. Kürt gençleri olarak,
çocukluğu barut kokusu sinmemiş, rengarenk çiçekler ile bezenmiş dağ
eteklerinde, yeşil bahçelerde, parklarda oyun oynayarak geçen, gençliğini,
geleceğini, kariyerini, eğitimini bilgi ile dolduran mutlu insanlar yeni
nesiller olsun istiyoruz.
Sizin ve bu milletin hayali olan Yeni Türkiye'nin
bir parçası olarak bu ülkede huzurla yaşamak isteyen Kürt gençleri olarak, Kürt
gençliğine terör ve ölümden başka bir şey vadetmeyenlere 'edi bese-artık yeter'
diyoruz."
İnanç, mektupta çeyrek asırdan daha fazla bir
süredir Türk ve Kürt halklarına karşı hain saldırılar düzenleyen terör
örgütlerinin ve diğer yapılanmaların da en büyük mağdurunun Kürt gençleri
olduğunun vurgulandığını söyledi.
"Canımızı
feda etmeye hazırız"
İnanç, mektupta yer alan ifadeleri şöyle aktardı:
"Dün olduğu gibi bugün de talihsiz
yüzyılımızın acı feryadı ülkemizi ve ümmet-i İslam'ı sarmış bulunuyor. Türkiye
Cumhuriyeti kurulduğu günden beridir, hainlerle süren savaşımızda, bu vatan
uğruna canlarını feda eden şehitlerimiz gibi vatan ve millet sevdalısı asil bir
Kürt gençliğinin de bu uğurda canlarını feda etmeye hazır olduğunu bilmenizi
isteriz. Bir hilal uğruna gözünü kırpmadan canını feda eden yiğitler gibi
binlerce hatta yüz binlerce Kürt genci kardeşlik, birlik ve beraberlik için,
şanlı bayrağımızın korkusuzca dalgalanması için üzerine düşen tüm
sorumlulukları yerine getirmeye hazırdır."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Biz çözüm için her
yola başvururuz", "Baldıran zehrini içmekse, biz o baldıran zehrini
içeriz, yeter ki bu ülkeye huzur gelsin" sözlerinin hatırlatıldığını
belirten İnanç, mektupta şu ifadelere de yer verildiğini aktardı:
"Bu ülkede kardeşlik hukukunu siz
başlattınız. İnsan haklarına saygı, demokrasi, özgürlükler için her türlü
engellemelere rağmen siz mücadele verdiniz. Anadilde 24 saat yayın yapan devlet
televizyonu, Kürtçe seçmeli ders olmasını, yerleşim yerlerine Kürtçe adların
geri iadesini, en büyük teşviklerin bölgeye verilmesini siz sağladınız. Biz bu
coğrafyanın gençleri olarak, sizin Kürt kardeşleriniz için yapmış olduğunuz
fedakarlıkların şahidiyiz ve üzerimize gelen tüm baskılara, tehditlere rağmen
yüksek sesle haykırıyoruz: Kürtler ve Türkler kardeştir. Hiçbir oyunun bizim
kardeşliğimize halel getirmesine izin vermeyeceğiz. Bizler Kürt gençleri
olarak, yüzyıl önce oynanan oyunların tekrar sahneye koyulduğunun farkındayız
ve açık yüreklilikle söylüyoruz: Sizi Abdülhamit Han'ın yalnızlığına
bırakmayacağız."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın terör sorununa karşı tüm
engellemelere rağmen en somut ve samimi adımları attığının vurgulandığı
mektupta, şunlar belirtildi:
"Sizin cesur ve kararlı çabalarınıza rağmen
her fırsatta Çözüm Süreci'ni baltalamaya çalışanlar, bizlerin hayatlarını hiçe
sayanlar bugün yine aynı riyakarlık ve ihanetle ülkeyi ateşe atma derdindeler.
İnanıyoruz ki ateşin İbrahim'i yakmadığı gibi, bıçağın İsmail'i kesmediği,
balığın Yunus'u yutmadığı gibi tüm hain emeller ve planlar boşa çıkacak ve
terörün fitne ateşi bu milleti yakmaya muvaffak olamayacaktır. Biz Kürt
gençlerinin hayatlarını hiçe sayarak, çocuk yaştakilerin eline silah ve
molotofkokteyli verip, Batı'nın finansal ve fitnesel gücünü arkasına alarak
ülkemizde ve yaşadığımız bölgelerde fitne duvarları örmeye kalkışan; dinimiz,
mezhebimiz ve meşrebimiz ile uyuşmayan bu ihanet sarmalına vatan sevdalısı
Müslüman Kürtler olarak müsaade etmeyeceğiz."
Bugüne dek Kürt gençleri için bir tek olumlu adım
atmayıp, onları hep ön saflarda ölüme ve eyleme yollayan yapılanmaların Kürt
halklarının haklarını temsil etmediklerinin vurgulandığı mektupta, şunlar
kaydedildi:
"Düğünlerde havai fişek patlatıldığında bile
yüreği ağzına gelen annelerimizin gözyaşı dinsin diye, oğlu askerde olan ve her
çalan telefonda yüreği ağzına gelen vakarlı anne-babalarımız için 'edi bese-artık
yeter' diyoruz. Baldıran zehri içerek hiçbir tehdide boyun eğmeden çıktığınız
bu yolda bizler de ülkenin huzur ve birlikteliği için sadece elimizi değil
bedenlerimizi de taşın altına koyarak, 'edi bese-artık yeter' diyoruz.
Türk, Kürt, Laz, Çerkez kim olursa olsun, birlikte
yaşadığımız tüm kardeş halkların teröre karşı 'edi bese-artık yeter' demesini
istiyoruz. Hayatının baharında yitip giden tüm canlar için, yetim kalan
çocuklar gözü yaşlı aileler için 'edi bese-artık yeter' diyoruz." (Haber AA )
Mehmet AYDOĞAN
Geyve Haber
#