AK Parti Sakarya’da da özeleştiri yapmalı

Hüseyin ÖZÇELİK

AK Parti Genel Başkan’ı Ahmet Davutoğlu, partinin yetkili isimlerinin yaptığı açıklamalardan ve yine AK Parti’ye yakın gazetecilerin aktardığı kulis yazılarından AK Parti’nin seçim sürecini doğru bir şekilde tahlil ettiğini görüyoruz.

8 Haziran sabahı başlayan değerlendirme sürecinde önce MKYK üyeleri, bakanlar sonra ise il başkanları, kadın ve gençlik kolları başkanları ile belediye başkanlarının görüşleri alındı. 

Yeni seçilen milletvekilleri ardından eski milletvekilleri ve parti kurucularının da görüşleri alınacak.

AK Parti genel merkezi bir yandan bu istişareleri yaparken diğer yandan da anketler kanalıyla il il oy kayıplarının nedenlerini de araştırıyor.

İlk değerlendirmeler arasında seçimlere hikayesiz girme, ilk defa milletle aynı dili konuşamama, oyun kuramama, parti içi mücadeleler/ yaşanan tartışmalar ve özellikle Gökçek-Arınç kavgasının karizmayı çizmesi, çözüm sürecinde ki hatalar, baraj ve HDP’nin muhatap alınması, aday belirleme sürecinde yapılan fahiş yanlışlıklar, 'Seçim ekonomisine karşıyız' denilerek emeklilerin, asgari ücretle çalışanların ve dar gelirlilerin cüzi taleplerinin karşılanmaması ve devamlı muhalefetin ekonomi vaatlerine cevap verilerek 'savunmada' kalınması, bol bol eski icraatların anlatılması, 'İkinci yarı başlıyor' gibi anlaşılmaz slogan ve üst perdeden didaktik tonda ki etkisiz/silik tanıtım filmleri, kadrolarda ki güç zehirlenmesi, iktidar körlüğü vb. sebeplerden ötürü milletin AK Parti’yi uyardığı görüşleri hakim.

Bu sebeplerin hepsi doğru ve her AK Partili bunların altına imzasını atar.

İlk değerlendirmeler AK Parti’de yaşanan oy kayıplarının doğru okunduğunu gösteriyor.

Sakarya’da ise AK Partililerin değerlendirme süreci sağlıklı bir şekilde yürümüyor.

Ya dost sohbetlerinde partililerin kendi aralarında ki konuşmalar, ya basın üzerinden verilen demeçler ya da öz eleştiri adı altında parti içinde sorun yaşayan grupların birbirlerini suçlaması şeklinde bir özeleştiri süreci yaşanıyor.

Partinin öz eleştiri süreci köşe yazarlarına emanet edilmiş gibi görünüyor.

İl Başkan’ı Fevzi Kılıç duruma el koymalı.

Partin ablası konumunda ki Sakarya Milletvekili, Aile ve Sosyal Politikalar Bakan’ı Ayşenur İslam ve partinin abisi konumunda ki Büyükşehir Belediye Başkan’ı Zeki Toçoğlu süreçte hakemlik yapmalılar.

Sakarya’da öz eleştiri süreci öncelikle AK Parti içinde yaşanmalı.

Milletvekilleri, geçmiş dönemlerde ki milletvekilleri, milletvekili aday adayları, belediye başkanları, ilçe başkanları, il ve ilçe yönetim kuralları, kadın ve gençlik kolları ve kurucular kurulu seçim sürecini değerlendirmek için bir an önce toplanmalı.

Ülke kadar Sakarya’da da yaşana oy kayıplarının nedenleri araştırılmalı.

Eksikler tespit edilmeli.

Öz eleştiri süreci bir hesaplaşmaya ve partililerin birbirlerini suçladığı bir platforma dönüşmemeli.

Leşçiliğe asla izin verilmemeli.

Öz eleştiri süreci parti içi hesaplaşma yerine ideoloji ile ilgili mülahaza, muhasebe ve gelecek kurgusu içerisinde olmalı.

AK Parti kendi içinde ki değerlendirmeleri tamamlaması ardından kamuoyu anketleri yoluyla da halkın görüşlerini almalı…

STK’lar, emek, esnaf ve hür teşebbüs camiaları ile de görüşülmeli.

Bütün sonuçlar akademisyenlerin önüne konularak sosyolojik okumalar yapılmalı.

Sağlıklı öz eleştiri sonrası ise AK Parti Sakarya’da yeni bir siyaset yapma şekli ve dili üretmeli.

Halkla ve şehrin etkin güçleriyle (STK, emek, esnaf ve hür teşebbüs camiaları) olan ilişkisini tekrar güçlendirmeli.

Sakarya’nın 7 Haziran seçimlerinde milletvekili kaybedilmeyen iki ilden biri olması ve mevcut durumun korunmasına rağmen bir önceki seçime göre 5 puanlık bir düşüş söz konusu.

Bu nedenle genel de olduğu gibi yerelde de bir değerlendirme sürecine ivedi ihtiyaç var.