Yılbaşını Kutlamak, Müslümana yakışmaz
Geyve Merkez Sinan Bey Camisi İmam-Hatibi İdris Fındık yaptığı vaazda özetle şunları söyledi:
Müslümanım diyen kişi yılbaşını kutlayamaz. Yılbaşı kutlamalarının temeli, ne dinimizde ne de asırlar ötesinden getirdiğimiz kültürümüzde bulunur. Gayr-ı Müslimlere benzemek ve onlarca kutsal sayılan gün ve vakitlerde onlar gibi hareket etmek dinimizde bidat kabul edilmiştir.
Yılbaşı kutlamaların temeli batı kökenlidir. Asıl olarak bizim yılbaşı tabiriyle, eski miladi yılın sona ermesi yeni yılın başlamasıdır. Ama batı dünyasında durum böyle değildir.
Hıristiyan Batı'da milâdî takvimin başlangıcını esas olarak Hz. İsa’nın doğum tarihi alınmış ve bu giderek diğer ülkelerde de benimsenmiş veya benimsetilmiştir. Bu bakımdan Hıristiyanlar aralık ayının son haftasını, doğumun arifesini teşkil etmesi bakımından, en önemli dinî bayramlar olarak kabul etmişlerdir.
Bu hafta içerisinde Hıristiyanlar kiliseye giderler, ayrıca birbirlerini ziyaret edip hediyeleşirler. Dinî bir atmosfer içinde geçen Noel bayramı akabinde de, yeni yıla giriş lüks ve israfla kutlanılır.
Bu kutlamalara bakıldığında hep dinimiz İslam’ın hoş karşılamadığı uygulamalar yapılır. Alkollü içkiler, şehveti artıran müzikli eğlenceler, çam ağacını kesmeler ve aşırı harcamalar…
Noel, putperestlikten kalma bir âdettir. Şirk âdetidir.
Dinimizde ise; yılbaşı ve Noel kutlamalarının yeri yoktur. Yılbaşının biz Müslümanlar için, milletler arası takvim başlangıcı olmak fonksiyonundan başka hiçbir özelliği yoktur. Dini emirlerimizde ve milli geleneklerimizde hiçbir yeri olmayan Noel'i ve yılbaşını "Müslümanım" diyen bir kimse kutlayamaz, kutlamamalıdır. Çünkü bir Müslüman böyle dogmatik, hayali ve ne idüğü belli olmayan bir anlayışın figüranı olamaz.
Öz değerlerinden ve geleneklerinden koparılıp, Batı’nın hayat tarzına alıştırıldığı, sonra değer ve inanç esaslarına sıcak bakmaya, benimsenmeye götürdüğü görülmektedir. Yılbaşı kutlaması, Noel ağacı süslemesi, Noel’in hediye bırakması gibi âdetlerin, terk edilerek kendi kültür ve değerlerimizden kaynaklanan alternatif program ve faaliyetlerin yerleşmesine çalışılması gerekmektedir.
Toplumumuzda ve diğer Müslüman toplumlarda "yılbaşı kutlaması" başlığı altında düzenlenen eğlence toplantıları ise, hiçbir kültürel ve geleneksel temele sahip değildir. Bu bakımdan Hıristiyan olmayan ülkelerde yılbaşı kutlamaları Batı'nın körü körüne taklit edilmesinin veya Hıristiyan Batı'nın kültür ihracının bir sonucudur. Ülkemizde öteden beri yılbaşı kutlamalarıyla ilgili olarak yapılan tenkitler ve gösterilen hassasiyet de buradan kaynaklanır.
Üstat Necip Fazıl Kısakürek ne güzel demiş:"7 Hristiyan bir danaya ortak olup kurban kesmedikçe; ben de çam ağacı süsleyip yılbaşı kutlamam."