Geri

Okumak, Okuduğunu Anlamak, Yorumlamak

Allahü Teala Hz.lerinin İlk Emri “Oku”okumak, Öğrenmek, okuduğunu anlayıp yorumlamak ve başkalarına anlatmak engüzel bir mesele…
Mustafa Hamdullah ERGİN Mustafa Hamdullah ERGİN

Okumak, Okuduğunu Anlamak, Yorumlamak


 


Allahü Teala Hz.lerinin İlk EmriOku”okumak, Öğrenmek, okuduğunu anlayıp yorumlamak ve başkalarına anlatmak engüzel bir mesele… Mesela;” Türkiye Cumhuriyeti Anayasası”Türkçe yazılmış. Okuma yazma bilen veya İlkokula giden biri bile okuyabilir. Amma içeriğindeki yazının yorumunu yapıp bize anlatamaz. Ancak bunu Profesörler yapabilir. Zira okumak başka, anlamak ve yorum yapmak daha da başkadır. Aynı yazıyı nesir veya manzum olsun okuyup ikincil veya üçüncül şahıslara izah etmek her babayiğidin harcı değildir. Çünkü insan beşeri vasıflarla muttasıf olduğu için nisyan(unutkanlık)halindedir. Duyduğu okuduğunu o an içinde bulunduğu Haleti Ruhiye’ye göre yorumlar ve anlatır. Ruh haleti bozuk bir zamanda ise değişik algı ve anlatım yapar.


 Yaşanmış örneklerden bir tane yazayım. Merkez Camii Şerifte, vaiz efendi teyemmüm konusunu işlemektedir. Adamın biri Eşşeğiyle yola çıkar. Giderken bir müddet sonra Namaz kılma vakti gelince mola verir. Dinlenirken Eşşeği yanından uzaklaşır. Yüklerinin arasında suyu vardır amma hayvanını bulamadığı için etrafta Abdest almak için Su arar, bulamaz ve Teyemmüm eder. Tam Namaza başlayacağı zaman hayvanı anırmağa başlar. Yükünde Su olduğu için; Fıkha göre abdesti bozulur. Vaiz Efendi:”Eşşek anırınca Abdest bozuldu”.Der. Çünkü yükünün içinde suyu olduğunu biliyor. Fakat Cemaatten uyuklamakta olan biri, o esnada uyanır. Meselenin baş tarafını duymadığı için, dışarı çıkınca”Eşşek anırınca Abdest bozuluyor”Diye yaygarayı basar. Şimdi burada acaba konuşmacı mı anlattığını anlatamadı? Yoksa dinleyen mi yorum yapamadı? Yorum sizlerin.


 


Okumada en düşük seviyede olan ülkelerden biriyiz. Okumayız amma bilgiçlik taslamadan da geri duramayız. Çok biliyoruzdur. Her halükarda bu işin mutlaka kitabını yazmışızdır da diğerleri bunun farkında değillerdir. Bu misalleri çoğaltmak veya uzatmak mümkündür. Faraza; İlçemizde bir “Halk Kütüphanesi”mevcut. Yine Geyve İlçemize yeni kazandırılmış olan “Geyve Kaymakamlık Kültür Merkezi ve Öğretmenevi”var. Bünyesinde çok güzel birde “Kütüphane”mevcut. Amma gidin bakın okullar tatil olunca kaç kişi” Kitap” okuyor. Hemen hemen sıfır denecek düzeyde insan mevcudiyeti var. Yine gidin bakın İnternet Cafe(Kafe)ler ve Kahvehaneler insanla dolu bir şekilde… Bana göre veya bence Kitabın yerini hiçbir şey tutmuyor. Ne bir CD ve nede bir Kaset veya Bant Kitaptan alınan zevk ve lezzeti veremiyor. Kim ne derse desin. Burada Afakî konuşup yazmıyoruz. Evimizde kitap mevcut olup da onu okuduğumuz zaman o kitabın yazarının Ruhaniyetinden bile istifade ediyoruz. Öyleki Ocak aydınlatması, Cılız mum ışığı, Kandil Lambası ve daha sonraları, bugünkü gençlerin ancak müzelerde görebileceği camlı gaz lambası ışığında tamamen elde yazılmış olan eserler bunları yazanların Duasını almamak onların Ruhaniyetlerinden istifade etmemek mümkün mü? Bir Kitabın içeriğindeki yazının bize ne vermek istediğini öğrenmek için bir önsöz yazarlar. Eskiden buna Medhal, Mukaddime, Mukaddeme, Takdim Takriz denirdi. Daha sonra önsöz ve şimdide giriş diyorlar. İnsanlar Lügat(Sözlük)okuyup sözlüğe bakıp” Kelime veya Hazine Dağarcıkları Zengin olmasın”diye. Bir sürü uyduruk kelimeler buldular. Bunlarda bir yazı konusu olur. Sizlere Kitap, Kitaplar veya Kütüphaneler hakkında söylenmiş güzel sözler aktarmağa çalışacağım.


Oku”Allahü Teala’nın ilk emri.(Kur’anı Kerim)


 


“Ümmetimin Âlimleri; Beni İsrail’in Peygamberleri gibidir.”Hz. Muhammed(S.A.V.)


 


“Sizin en hayırlınız; Kur’anı Kerimi öğrenen ve öğretendir.”Hz. Muhammed(S.A.V.)


 


“Hiç bilenlerle, bilmeyenler bir olur mu?”(Kur’anı Kerim)


 


Öğrenen ve Öğreten hakiki manada Kur’anı Kerim olmakla beraber, Mecazi manada öğrenip öğreten öğretici ile öğrenen öğrenci kast edilmektedir. Yani okuyup yazmayı öğrenmek ve öğretmek.


.


Kitap okuma alışkanlığı, insanlık tarihinin ayrılmaz bir parçası olarak süregelmiştir.


 


Okumak gelişmektir.


 


Yolunuz tıkandığında, yönünüzü şaşırdığınızda, dolambaç gibi çok karışık bir halde çıkmaz bir sokağın ortasında, pusulasız ve haritasız kaldığınızda, okuyacağınız güzel bir kitap, çok şeyi değiştirebilir.(M.Hamdullah ERGİN)


 


Bir gün, tek başınıza hayat üzerine hayaller kurarak hayatın gücünü ve yolunu ararken, kim olduğunu ve ne istediğini düşünürken,”Kendime yeni bir ben lazım”dersen, iyi bir kitap çok şeyi değiştirebilir.(M.Hamdullah ERGİN)


 


Tarihte büyük işler yapmış, milletlere yön vermiş kişilerin çok kitap okuduğu görülmüştür.


 


İlk defa yeni bir kitap okumaktansa, okunmuş bir kitabı okumak daha yararlıdır.(Lord Dudky)


 


Okumak, doğduğu andan itibaren birçok eğitim süreci geçiren insan için en kolay ve en güzel yoldur.


 


Okumak yâda okumamak için sebeplerimiz var bizim.


 


Kişinin fakru zaruret içinde olması, kitap okumasına mani değildir.(M.Hamdullah ERGİN)


 


Ekonomik, sosyal ve kültürel çevre okumak üzerine etkili oluyormuş.


 


Bir insanın değeri, kitaplarına eşittir. (H.Spencer)



İyi seçilmiş kitapları okumak, geçmiş yüzyılların seçkin zekâlarıyla önceden düzenlenmiş bir konuşmaya katılmak gibidir. (Descartes)




Bugünün gerçek üniversitesi bir kitaplıktır. (Cariyle)

Kitap, imbikten süzülmüş hayattır. (Orhan Burian)

Kitaplar, aklın tedavi yerleridir. (Didorus Siculus)

Bir kitaplık, bir cezaevi kapatır. (Seneca)

Kitaplık kurmak, tapınak yapmak kadar kutsaldır. (Victor Hugo)

Kitaplığımı başkalarından aldığım kitaplarla kurdum. (Anatole France)

Kitaplar yaşadıkça "geçmiş" diye bir şey olmayacaktır. (Bulver Lytton)

Kitaplar düşüncenin mezarlarıdır. (Longfellow)

Ödünç verilmiş kitaplar ya kaybolur ya da parçalanmış olarak geri döner. (İspanyol atasözü)

Milletleri ilerleten ve yükselten, zengin kitaplıklardır. (H.Flecher)

Çağımızda iyi seçilmiş bir kitap koleksiyonu, gerçek bir üniversite öğrenimi demektir. (Ovidius)

Okul için her şey yapabilirsiniz, eğer okulun bir kitaplığı yoksa hiçbir şey yapmamış olursunuz. (Juley Ferry)

 Bilgin unutmuş, kitap unutmamış.

 Kitap en iyi dosttur.

 Kütüphaneler kültür evleridir.

 Gerçek bilgi kaynaklarımız kütüphanelerimizdir.

 Günümüzün gerçek üniversiteleri, zengin kütüphanelerdir.

 Bir okul için her şeyi yaptığınızı düşünebilirsiniz. Eğer okulunuzun bir kütüphanesi yoksa hiçbir şey yapmış sayılmazsınız.

 Parayı kasa, bilgileri kütüphane saklar.

 Her kütüphane bir cezaevi kapatır.


 
 Hiçbir gemi, bizi bir kitap kadar uzaklara götüremez.


 
 Kitapsız yaşamak, kör, sağır, dilsiz yaşamaktır.

 İnsanlar ölür, kitaplar ölmez.


.
 Kitaplar hiç aldatmayan dostlarımızdır.

 Kitap aklın ilacıdır.


.
 Kitabı dolaba değil, kafana koy.


 
 Uygarlık yapısının temeli kitaptır.

 Bilen unutur, kitaplar unutmaz.


 
 En eski kitaplar bile onları okumamış kişiler için yenidir.


 
 Hiçbir eğlence okumak gibi ucuz, hiçbir zevk de okumak kadar kalıcı olamaz.


 
 Beden eğitimi vücut için ne ise, okumakta beyin için odur.


 
 Bir insanın değeri okuduğu kitaplara eşittir.(M.hamdullah ERGİN)


 


 İnsan okudukça ufku açılır.(M.Hamdullah ERGİN)


 


Öldükten sonra şu insanların amel defteri kapanmaz.1-Hayır hasenat sahibi,2-Kendisine dua edip hayırla yâd edecek evlat,3-Kendisiyle amel edilecek ilim veya okunacak kitap bırakan kişi.


 


Okuduğunu ve dinlediğini hakkıyla anlayıp anlatabilenlerden olmak kaydıyla…


Not:Bu yazımız 26.06.2008 tarihli "Yeni Ada"Gazetesi'nde "Geyve Gündemi"Sayfasında,Geyve Haber.com ve Yeni Ada işbirliğiyle hazırlanmıştır, sayfasında yayınlanmıştır.


 


Bir daha ki yazımda buluşuncaya dek. Kalın Sağlıcakla.


 


mh_ergin@hotmail.com

#

GENEL BİLGİLER

Geyve Otobüs Saatleri

Geyve Otobüs Saatleri

Geyve - Adapazarı, Adapazrı Geyve Otobüs sefer tarifesi. Geyve otobüsü kaçta kalkıyor? Adapazarından son Geyve Otobüsü, Sefer tarifesi, geyve koop otobüs