Geri

Hala Sultan Camii Temeli Atılıyor

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Türkiye Diyanet Vakfı tarafından Lefkoşa’da yapılacak Hala Sultan Camii’nin temel atma törenine katılmak üzere Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne gidiyor.

Editör Editör

Türkiye Diyanet Vakfı ve Kıbrıs Vakıflar İdaresi işbirliğiyle yapımı gerçekleşecek olan Lefkoşa Hala Sultan Camii’nin yarın düzenlenecek temel atma törenine Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay da katılacak.

Hala Sultan adına geleneksel Türk İslam mimarisine uygun olarak inşa edilecek olan camide Selimiye Camii’nin mimari tarzı, üslubu ve ölçüsel oranlarından faydalanılacak.

5 bin kişinin aynı anda ibadet edebileceği ve 2015 yılında açılması planlanan Hala Sultan Camii’nin yapımı Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı tarafından karşılanacak.

HALA SULTAN Kimdir? 

Kadın sahâbîlerden. İsmi bilinmemekte olup Ümmü Hırâm künyesi ile meşhurdur. Türkler tarafından Hala Sultan diye bilinmektedir. Babası Milhân bin Hâlid, annesi Mülkiyye binti Mâlik’tir. Hazrec kabîlesinin Neccâroğulları koluna mensuptur. Ensârın (Medîneli Müslümanların) büyüklerinden olan Enes bin Mâlik’in (radıyallahü anh) teyzesidir. Resûlullah efendimizin de teyzeleri tarafından akrabası olup süt teyzesidir. Bi’setten (Peygamberimize peygamberliği bildirilmeden) önceMedîne’de doğdu. 647 (H. 28) senesinde Kıbrıs’ta şehid oldu.

İslâmiyetten önce Amr bin Kays ile evlendi. Ondan Kays ve Abdullah adlı iki oğlu oldu. Peygamber efendimiz, İslâmiyeti anlatmaya başlayınca Müslüman oldu. Kocası iman etmeyince ayrıldılar. Daha sonra Ensar’ın büyüklerinden olan Ubâde bin Sâmit ile evlendi. Nikâhlarını Peygamber efendimiz kıydı. Bu evlilikten de Muhammed adında bir oğlu oldu. Medîne-i münevveredeki evini Resûlullah efendimiz ziyaret eder, o ise Resûlullah’a ikramda bulunup, hizmet etmekle şereflenirdi. Peygamber efendimiz bir ziyareti esnasında evinde uyumuştu. Gülerek uyandı. Ümmü Hırâm; “Yâ Resûllallah! Niçin güldünüz?” diye sorunca Peygamber efendimiz; “Yâ Ümmü Hırâm! Ümmetimden bir kısmını gemilere binip, kâfirlere gazaya gider gördüm.” buyurdular.

Ümmü Hırâm da; “Yâ Resûlallah! Duâ et de ben de onlardan olayım.” dedi. Peygamber efendimiz; “Yâ Rabbî! Bunu da onlardan eyle.” diye dua buyurdular.

Peygamber efendimiz, tekrar uyuyup gülümseyerek uyandı. Tekrar gülme sebebi sorulunca: “Bu defa da ümmetimden bir kısmının, padişahların tahtlarına kuruldukları gibi debdebeli bir kalabalık hâlinde gazaya gittiklerini gördüm.” buyurdu. Ümmü Hıram bu sefer de; “Yâ Resûlallah! Duâ et de ben de bir gazi olarak onların arasında bulunayım.” deyince, Peygamberimiz; “Hayır, sen öncekilerdensin!” buyurarak onun deniz seferinde bulunacağını haber verdi.

Peygamber efendimizin vefatından sonra ilmî heyet içinde Şam’a gönderilen ve Humus’a yerleşen kocası Ubâde bin Sâmit ile birlikte oraya yerleşti.

Hazret-i Osman zamanında Hazret-i Muâviye’nin emrinde Kıbrıs Adası’na düzenlenen deniz seferine kocası Ubâde bin Sâmit’le birlikte gönüllü olarak katılan Ümmü Hıram seksen altı yaşında olmasına rağmen bu zahmetli yolculuğa katlanarak Kıbrıs Adası’na geçti. Mısır’dan gelen İslâm askerleri de kendileriyle birleşince Kıbrıs Rumlarına Müslüman olmalarını, yoksa cizye vermelerini, bunu da kabul etmezlerse savaş yapacaklarını bildirdiler. Kıbrıslılar Müslüman olmayacaklarını ve cizye vermeyeceklerini açıklayınca şiddetli çarpışma oldu. Kıbrıs Rum donanması İstanbul’a kaçtı. Rum donanması kaçınca çarpışmalar sahilde devam etmeye başladı. İslâm askeri bir çıkarma hareketiyle iç kısımlara daldılar. Askerlerle birlikte savaşa katılan Ümmü Hıram genç askerleri gayrete getirmeye çalıştı. Ümmü Hıram, Larnaka yakınlarında atının ayağının sürçmesiyle düşerek şehid oldu. İslâm ordusu da zafere ulaştı. Ümmü Hirâm’ın kabri Larnaka şehrinin Tuz Gölü kıyısındadır. Osmanlılar Kıbrıs Adasını 1570 (H. 978) senesinde fethedince, Ümmü Hırâm’ın kabrini imar ettiler. Hala Sultan adını verip kabri üzerine bir türbe, yanına bir dergâh ve cami yaptırdılar.

Peygamber efendimizin akrabası olan Ümmü Hırâm fazilet sahibiydi. Müslümanlar ona hürmet edip duasını alırlardı. Kabri, asırlardır ziyaret edilmekte feyz ve bereketlerinden istifade edilmektedir. Türkler ona Hala Sultan deyip çok hürmet göstermektedirler. Osmanlılar zamanında ve sonrasında gemiler Hala Sultan türbesi istikametinde geçerler, toplarını çevirirler ve mübarek makamı ziyaret maksadıyla selâmlarlardı.

Mustafa Hamdullah ERGİN

 

GEYVE HABER

#

GENEL BİLGİLER

Geyve Otobüs Saatleri

Geyve Otobüs Saatleri

Geyve - Adapazarı, Adapazrı Geyve Otobüs sefer tarifesi. Geyve otobüsü kaçta kalkıyor? Adapazarından son Geyve Otobüsü, Sefer tarifesi, geyve koop otobüs